18 Ekim 2011 Salı

Bosna savaşı TRT 1 ekranlarında dizi olarak izleyiciyle buluşacak.

Bosna savaşı TRT 1 ekranlarında dizi olarak izleyiciyle buluşacak.


TRT 1 'de 19 Ekim Çarşamba günü Bosna savaşını anlatan yeni dizi Mavi Kelebekler'de liseli Boşnak kızını oynayan Oya Okar, '' Bu dizi Bosna'daki acıları hatırlamak adına çok önemli'' dedi.

SÖYLEŞİ / NİL ÖZER / STAR

Gerçek bir dramı oynuyorsunuz. Duygularınızı öğrenebilir miyim?

İnsanlık tarihi boyunca yaşanmış en trajik olaylardan biri Boşnak katliamı. Dünya?nin gözü önünde 300.000 küsür Boşnak katledilmiş. Ve bu çok vahşice yapılmış. Bu sebeple bu konu hakkında araştırma yaptıkça kalbiniz, zihniniz, değer yargılarınız paramparça oluyor. Çok büyük acılar yaşanmış. Böyle bir hikayeyi anlatmaya kalkmak sırtınıza herhangi bir hikayeden daha fazla yük yüklüyor.

Projeyi kabul etmenizdeki etkenler nelerdir?

Bu katliam yaşanırken ben 6 yaşındaydım, ne yazık ki o yaşlarda bu durumu algılayamıyorsunuz. Daha sonraları, üniversitedeyken böyle bir savaş yaşandığını ve pek çok insanın hayatının değiştiğini ögrendim. Bu acı olayın üzerinden sadece 20 yıl geçmiş olmasına karşın bu kadar az biliniyor olması beni çeken en onemli nedenlerden biriydi. Şimdi sokağa çıkıp 18-26 yaş arası gençlere sorsak Boşnak katliamı nedir diye, çok tatminkar cevaplar alamayacağımıza eminim. Bu sebeple bu olayın unutulmaması, unutturulmaması icin Sinevizyonun çok önemli bir işe imza attığına inanıyorum, bende bu işin bir parçası olduğum için gurur duyuyorum.

Araştırma yaptınız mı?

Gerçek bir hikayeyi anlattığımız için aksi düşünülemez. Acı bir olayı anlattığımız için çok hassas davranmaya çalışıyoruz, yanlış veya gerçek dışı herhangi birşey yaparak kimseyi rencide etmek istemiyoruz. Bu sebeple pek çok yazılı belge, roman, film, belgesel izledik ve savaşı fiilen yaşamış kişilerin gerçek hikayelerini dinledik.Yapımcımız Hatice Soysev Kolat ve yönetmenimiz Yasemin Türkmenli?nin aile köklerinin oraya dayanıyor olması bu konuyu daha iyi değerlendirmemize yardımcı oluyor.

Tarih ilginizi çekiyor mu, dünyanın bugünkü durumu için neler söylemek istersiniz?

Oyunculuk yapmak için insanı anlamanız lazım. İnsanca olanı anlamak lazım. Bunun için gözlem yapmak, araştırma yapmak ve en önemlisi kendini tanımak gerekli ki başkasını da anlayabileyim. Kendini tanımak için de yaşadığın topraklarda ne olup bittiğini, seni sen yapan geçmişin, ne olduğunu bilmek gerektiğini düşünüyorum. Bana göre oyuncuyu özgün yapan şeylerden biri bu, doğuluyken batılıymış gibi davranmak değil. Bu yüzden de tarihi iyisi ve kötüsü ile sadece bir kahramanlık hikayesi olarak değil zaafları ile de öğrenmenin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu konuda çok şanslıyım çünkü babam Ahmet Okar, Osmanlı ve dünya tarihine çok meraklıdır, bu konuda abimin ve benim ufkumu açan kişidir.

Aida nasıl bir karekter. Aşkı için neler söylemek istersiniz?

Aida 17 yaşında Boşnak bir genç kız. Ailesi ile Bosna'da küçük bir kasabada yaşıyorlar. Hikayemiz bu kasabada başlıyor. Aida lise son sınıfa gidiyor ve okulunu bitirince Murat gibi Istanbul'a gidip tıp okumanın hayalini kuruyor. İdealistliğinin yanı sıra Murat?a karşı olan aşkı da bu kararını şekillendirmiş olabilir. Aida gibi içi cıvıl cıvıl, temiz, saf bir kızın gözünden savaşın ilk tohumlarını ve sonra yavaş yavaş savaş sürecini göreceğiz. Bu sureçte Aida?nin olgunlaştığını ve elbette değiştiğini göreceğiz. Aida ve bütün karakterler sayesinde, yaşananların ağırlığı karşısında bir milletin nasıl mücadele ettiğini göreceğiz.

Sizin oyuncu olma öykünüz nasıl?

Önce müzik okudum, sonra oyunculuk üzerine eğitim almaya karar verdim. Beni destekleyen açık görüşlü sanatsever bir ailem olduğu için de bu kararımın peşinden gidebildim. İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı, tiyatro bölümünde hem lisans, hem de yüksek lisans eğitimi aldım.

Sektörün sıkıntılarında umutlu bir gelişme var mı sizce? Mesela oyuncu sendikası için neler söylemek istersiniz?

Bence henüz olumlu bir gelişme yok. Emeğin hakkını bulmaması ne yazık ki sadece bizim sektörle ilgili değil ülkemizin genel problemlerinden biri olduğunu düşünüyorum. Sendikalaşmak elbette önemli bir gelişmedir, bu oluşumu sonuna kadar destekliyorum, geri dönüşümleri kısa dönemde değil ama zaman icinde muhakkak olacaktır.

Çekimler nasıl geçiyor, ekibinizi biraz anlatır mısınız?

Genelde Sapanca Kırkpınar'da, arada da Bosna Hersek?te çekim yapıyoruz. Hem teknik ekip hem de oyuncular çok uyumlu ve keyifli bir kadro oluşturdu. Uzun saatler sonunda bile gülümseyerek çalışabiliyoruz, bu elbette, bu kadroyu bir araya getiren yapım şirketimiz Sinevizyonun başarısıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder